LAGIOKE.COM

Situs lagioke.com didirikan pada tanggal 12 Desember 2014. Awalnya situs ini menggunakan subdomain Blogspot 2011 silam, namun setelah banyak pertimbangan akhirnya ditahun 2014 berubah menjadi domain TLD.

Situs lagioke.com awalnya membahas tentang tutorial Blog, namun karena sudah banyak Blog-blog berbau tutorial maka situs ini beralih topik tentang informasi unik, menarik, dll.

SITUS LAINNYA
Admin lagioke.com, aktif juga dibeberapa Blog antara lain : blog.lagioke.com dan theme.lagioke.com


Terör örgütüne ağır darbe


 ve MİT’in koordineli çalışmasıyla 16 Eylül’de Gara bölgesine düzenlenen hava harekatında 15 ’lı terörist etkisiz hale getirildi. Pençe-3 Harekatı’nda ise 5 terörist nokta atışıyla vuruldu

Youtube kanalı nasıl açılır? Youtube hesap açma işlemi

Youtube kanalı nasıl açılır? Youtube hesap açma işlemi


Kişisel bir kanal oluşturma
Google Hesabınızı kullanarak yönetimi yalnızca size ait olacak bir kanal oluşturmak için aşağıdaki talimatları uygulayın.
1.Bir bilgisayarda veya mobil siteyi kullanarak YouTube'da oturum aç
2.Yükleme, yorum gönderme veya oynatma listesi oluşturma gibi kanalınız olmasını gerektiren herhangi bir işlem yapmayı deneyin.

Henüz kanalınız yoksa kanal oluşturmanızı isteyen bir ileti görürsünüz.

Bilgileri (Google Hesap adı ve fotoğrafınız ile) kontrol edin ve yeni kanalınızı oluşturmak için onaylayın.
İşletme adınızı veya başka bir ad taşıyan bir kanal oluşturma

Bir bilgisayarda veya mobil siteyi kullanarak YouTube'da oturum açın.
Yeni bir kanal oluşturun ya da mevcut Marka Hesabını kullanın.

YENİ KANAL OLUŞTUR'U TIKLAYARAK YENİ BİR KANAL OLUŞTURUN.

Listeden Marka Hesabını seçerek yönettiğiniz Marka Hesabı için bir YouTube kanalı oluşturabilirsiniz. Bu Marka Hesabında zaten bir kanal bulunuyorsa yeni bir kanal oluşturamazsınız. Bunun yerine, listeden Marka Hesabını seçtiğinizde o kanala geçersiniz. Yeni kanalınıza ad vermek için istenen bilgileri girin ve hesabınızı doğrulayın. Ardından, Bitti'yi tıklayın. Böylece yeni bir Marka Hesabı oluşturulur.

İran-ABD geriliminde son durum

İran-ABD geriliminde son durum
İRAN-ABD GERİLİMİNDE SON DURUM
İstanbul
2015 Temmuz’unda İran’la Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) üyesi beş ülkenin yanı sıra Almanya’dan oluşan 5+1 ülkeleri arasında bir uzlaşıya varıldığının açıklanması, kelimenin tam anlamıyla tarihi bir andı. Zira her ne kadar (İngilizce kısaltması JCPOA olan) “Kapsamlı Ortak Eylem Planı” (KOEP) olarak adlandırılan anlaşmada çok sayıda ülkenin imzası bulunsa da herkes müzakerelerin ve uzlaşmanın, temelde İran ve ABD arasında gerçekleştiğini biliyordu. Zaten müzakerelerin son günlerinde Cevad Zarif ve John Kerry’nin birlikte verdiği resimler bu durumu ortaya koyuyordu.
Kasım 79’daki elçilik baskınından beri diplomatik ilişkisi bulunmayan ve birbirlerini 80’li yıllarda karşılıklı olarak yüzlerce kişinin ölümünden sorumlu tutan iki ülke ilişkileri açısından bu anlaşma gerçekten de bir dönüm noktasıydı. İran açısından kırk yıldır resmi ideoloji olan Amerikan karşıtlığı ve “büyük şeytan” söylemleri paranteze alınmış ve ülkenin son otuz yılına damga vuran güçlü lider Hamaney “kahramanca esneklik” göstererek ABD ile müzakerelere hem izin vermiş hem de sonrasında anlaşmanın saatler içinde meclisten geçmesini sağlamıştı. İlginçtir bugün KOEP için “o anlaşma hataydı” diyen İran Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Amiral Ali Şemhani, o dönemde muhafazakar bazı milletvekillerinin itirazına rağmen teamülleri ihlal ederek meclisten hızla onay çıkmasında en etkili figürlerden birisiydi.

Değişen hava: Trump ve şahinleri

Yine de konu Orta Doğu olarak adlandırılan bölge olunca “tarihi” anların yaşanması fazla uzun sürmüyor. Nitekim İran’da anlaşmadan sonra halk ve yetkililer arasında oluşan beklenti ve umutlar, Trump faktörünün ortaya çıkmasıyla birlikte yerini önce endişeli bir bekleyişe, ardından ise yeni ve daha büyük bir krize bıraktı. Bu durumun iç politikaya da etkileri oldu ve “ABD ile dahi anlaşabiliyorsak içerideki muhaliflerle niye anlaşamayalım” diyerek yaklaşık on yıldır ev hapsinde olan muhalif liderler Hüseyin Musevi ve Mehdi Kerrubi’nin serbest bırakılmasını sağlamaya çalışan Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, kendi tabiriyle “KOEP2-3” söylemlerini rafa kaldırmak zorunda kaldı ve iç politikadaki “değişim” söylemlerinden tamamen vazgeçti.
Trump’ın adaylık dönemi söylemlerine hükümetin verdiğinden daha sert tepki, anlaşmayı kerhen kabul etmiş görünen muhafazakar cepheden geliyordu. Özellikle Devrim Lideri Hamaney Trump’ı eleştirerek “anlaşmayı yırtacağını söylüyormuş, onlar yırtarsa biz de yakarız” diyerek İran’ın böyle bir durumda misliyle mukabelede bulunacağını açıklamıştı. Trump’ın 2016 yılında seçilmesi bu anlamda İran için kötü haber oldu. Zira Trump’ın İsrail ve Suudi Arabistan gibi İran’ın bölgesel hasımlarıyla olan irtibatı ve maddi ilişkileri biliniyordu. İran’da endişeleri artıran asıl unsur, Trump’ın etrafında oluşturduğu kadro oldu.
Trump, hakkındaki fevri olduğu yönündeki nitelemeleri boşa çıkaracak şekilde başkan olur olmaz anlaşmadan çıkmasa da Mike Pompeo ve John Bolton gibi uzun yıllardır İran karşıtlığıyla bilinen şahin isimleri kilit mevkilere getirmesi Tahran’daki endişe seviyesinin artmasına neden oldu. Gerçekten de Trump’ın son üç yıllık İran politikaları incelendiğinde, dikkatli düşünülmüş adımlar attığı görünüyor. Öyle ki Trump’ın uyguladığı politikalar sayesinde “tek yanlı” ilan ettiği petrol yaptırımları Obama döneminden daha etkili olmuş ve Almanya ve BAE gibi o dönemde İran ile ticari ilişkilerini önemli ölçüde sürdüren ülkeler bile Trump’ın politikalarına isteyerek ya da istemeyerek de olsa destek vermişlerdir. Trump’ın oluşturduğu ekiple ilgili son olarak İran’a askeri bir operasyona en çok karşı çıkan kurumlardan birisi olan Savunma Bakanlığının başına Pompeo’nun sınıf arkadaşı ve Bolton’a yakın görüşlere sahip olduğu belirtilen Mark Esper’i getirmesi, yapbozun parçalarının tamamlanması anlamına geliyor. Zira daha önce bazı İranlı yetkililer Savunma Bakanlığının stratejik önemine dikkat çekerek oradaki kurumsal direnişi etkisizleştirecek bir atama olması halinde hükümet içi dengeler açısından askeri bir operasyonu engelleyecek bir mekanizma kalmayacağını belirtiyordu.

Trump'ın hesaba katmadığı husus, İran içi dengeler ve birçok etkili ismin Bolton’un kafasındaki bir anlaşmayı kabul etmektense savaşmayı tercih edecekleridir.

 Petrol satışları

Trump’ın aslında diplomasiye fırsat tanımak amacıyla Mayıs 2018’e kadar anlaşmada kalması herhangi bir somut sonuç sağlamadı. Bu tarihten sonra İran’a yönelik baskıları iyice artıran ABD’nin bir yıl sonra Tahran’ın petrol alıcılarına sağladığı muafiyetleri bitirmesi krizi yeni bir aşamaya soktu. Muafiyetler sonlanmadan önce Trump yönetimiyle ekstra sorun yaşamak istemeyen önemli alıcıların İran ekonomisi için can damarı mesabesinde olan petrol ihracatı yasağına uyacaklarını Tahran’a bildirmeleri, İranlı yetkililerin söylemlerini sertleştirmelerine ve sürekli olarak “İran petrol satamazsa kimse satamaz” benzeri açıklamaların gelmesine neden oldu. Nitekim İran’ın büyük beklentileri olduğu Avrupa merkezli INSTEX mekanizmasının petrol gelirlerini dışarıda bırakması, mekanizmanın yeterli birikimi sağlamasını imkansız hale getiriyor ve pratikte fazla bir işe yaramıyor. Petrol satışı meselesi o kadar hassas bir hale geldi ki İran Petrol Bakanlığı konuyla ilgili istatistik yayınlamıyor ve uluslararası basında meselenin artık istihbarat örgütlerinin kovalamacasına dönüştüğü yönünde değerlendirmeler çıkıyor.
Mayıs ayından sonra artan gerginlik, tarafların krizde ekonomi dışı araçlara başvurmasıyla yeni bir seviyeye ulaştı. İran karşıtı politikaların bölgesel ayağını oluşturan Suudi Arabistan ve BAE’deki petrol tesislerine ve tankerlere yönelik saldırıları, ABD ordusuna ait bir insansız hava aracının (İHA) İran sınırlarını ihlal ettiği gerekçesiyle İran ordusu tarafından düşürülmesi izledi. İngiliz donanmasının Cebel-i Tarık’ta İran’a ait bir petrol tankerine el koymasının ardından İran da Körfez’de bir İngiliz tankerine el koydu. İran’ın bu hamlelerinden sonra ABD ve İngiltere’den gerilimi düşürmeye yönelik adımlar geldi. ABD’nin İHA konusunda İran’a misillemede bulunmaması, İngiltere’nin de İran tankerini serbest bırakması gerilimin bir süreliğine düşmesine neden oldu. Söz konusu gelişmeler BAE’nin tavırlarında da gözle görülür değişime yol açtı ve BAE Yemen’deki Husi karşıtı koalisyondan ayrılarak Suudi Arabistan’ı yalnız bırakırken İran ile de bir deniz güvenliği anlaşması imzaladı.

Riskli hamleler

Her ne kadar tarafların başvurduğu, söz konusu gerilimi artırma politikası paradoksal şekilde gerilimin düşmesine neden olduysa da bu durumun geçici ve yaklaşımın riskli olduğu aşikar. Özellikle Körfez bölgesinde yoğun bir şekilde bulunan tanker ve askeri gemilerin varlığı sürtüşme ihtimalini artırırken, ABD’nin oluşturmaya çalıştığı askeri koalisyon gibi adımlar diplomasinin alanını daraltıyor. Nitekim İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’in de ABD yaptırım listesine alınması oldukça sembolik değere sahip. Bu şekilde Trump bir yandan diplomasi kanalını iyice daraltırken diğer yandan Ruhani hükümeti yerine doğrudan Hamaney ile görüşmek istediği mesajını iletmiş oluyor.
Aslında İran içinde ve dışında uzun süredir Zarif’in dış politikada bir etkisinin kalmadığı konuşuluyordu. Özellikle Beşşar Esed’in Tahran ziyaretinden haberdar edilmemesi, Zarif için bardağı taşıran son damla olmuş ve istifa kararından ancak ısrarlı ricalar ve istekler sonunda dönmüştü. Dolayısıyla Trump’ın sonuç odaklı politikaları açısından doğrudan Tahran’daki asli güç odaklarıyla muhatap olmak istemesi normal. Ancak hesaba katmadığı husus, İran içi dengeler ve birçok etkili ismin Bolton’un kafasındaki bir anlaşmayı kabul etmektense savaşmayı tercih edecekleridir. Nitekim son yapılan açıklamalar değerlendirildiğinde Hamaney liderliğindeki elitlerin yeni ve Trump’ın istediği gibi bir anlaşmaya kolaylıkla teslim olmayacağı anlaşılıyor. Daha önce benzer anlaşmaları yapan ve tüm kitle imha silahlarını ve nükleer programlarını yok eden Saddam Hüseyin ve Muammer Kaddafi örnekleri ortadayken İranlı liderlerin böyle bir anlaşmayı kabul edeceklerini düşünmek gerçekçi olmayacaktır.
Bu noktada belirtilmesi gereken temel bir nokta da İran’da asıl endişe konusunun Trump’ın şahsından ziyade etrafında topladığı kişiler olduğudur. Kuzey Kore ve Kuzey Suriye konusunda Trump’ın verdiği sözlerin pratikte bir anlam taşımadığını savunan İranlılar, gerçek müzakereleri bu isimlerle yapmak istemiyorlar.

 İran'ın önümüzdeki günlerde açıklayacağı yeni nükleer faaliyetlerin KOEP’i ihlal etmesi durumunda mesele iyice karmaşık bir hal alacak.

KOEP'in ihlali gerilimi artırabilir

İran-ABD arasındaki gerginliğin önümüzdeki dönemde de artarak sürmesi bekleniyor. Zamanın aleyhine işlediğini bilen Tahran yönetimi, ABD’nin ekonomik ve politik baskılarına karşı nükleer faaliyetlerini artırarak ve bölgede Amerikan müttefiklerine karşı pratik adımlar atarak cevap verecek gibi görünüyor.
Bu noktada Trump’ın 2020 seçimlerine karşı savaş istemediği argümanı İran’ın temel motivasyonlarından birini oluşturacaktır. Ancak özellikle önümüzdeki günlerde açıklayacağı yeni nükleer faaliyetlerin KOEP’i ihlal etmesi durumunda mesele iyice karmaşık bir hal alacaktır. Bu durumda Obama dönemindekini andırır şekilde zamana karşı bir yarış başlaması ve ağır yaptırımların altındaki İran’ın nükleer faaliyetlerinin kapsamını sınırsız genişletmesi mümkündür.
[Dr. Hakkı Uygur İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) başkan yardımcısıdır]

GTA 5 BİLİNMEYEN ÖZELLİKLERİ

GTA 5 BİLİNMEYEN ÖZELLİKLERİ







GTA 5 BİLİNMEYEN ÖZELLİKLERİ


Grand Theft Auto serisi ilk oyunundan itibaren bir kült haline geldi ve hakkında çıkan her dedikodu veya haber büyük yankı uyandırdı. Sahip olduğu inanılmaz potansiyel ile oyuncuları ilk defa özgürlük ile tanıştıran seri, çıkan her yeni üyesi ile olağanüstü satış rakamlarına ulaştı. Bizde GTA serisinin biraz perde arkasına dalarak, seri hakkında pek bilinmeyen gerçekleri topladık












Rockstar Games’in yıllardır gündemden düşmeyen popüler oyunu Grand Theft Auto V’i artık oynamayan neredeyse kimse kalmamıştır. Ancak oyunun senaryo modunda hiç düşmeyen tansiyon ve şehrin devasa boyutları, kimi detayların gözden kaçırılmasına neden olabiliyor.
Serinin önceki yapımlarından popüler film ve dizilere kadar sayısız göndermeyle tıka basa doldurulan GTA V, barındırdığı detaylar sayesinde tekrar tekrar açılıp oynanabiliyor. Şimdi dilerseniz, muhtemelen şimdiye kadar hiç duymadığınız bazı ilginç detayları sizlerle paylaşalım. Önceden uyaralım; paylaşacağımız bazı detaylar, oyun başında fazladan süre geçirmenize neden olabilir.
Kimilerine göre tamamen bir komplo teorisi, kimilerine göreyse hükümetler tarafından saklanan gerçeklerden yalnızca biri. Evet, GTA V’te de karşımıza çıkan uçan dairelerden bahsediyoruz. Senaryo ya da yan görevler sayesinde rastlayabileceğiniz UFO’lara, uçak ve helikopterle yolculuk ederken de denk gelebilirsiniz. Tabii o saatten sonra başınıza gelecek olaylardan siz sorumlusunuz.
2. Kocaayak ile Karşılaşmaya Hazır mısınız?
nT4UnFsvDSqSA
Serinin en sevilen oyunlarından GTA: San Andreas’ta gerçekle şehir efsanesi arasında bir yerde kalan ve hala birçok oyuncu tarafından araştırılan Kocaayak, GTA V’te karşınıza çıkıyor. Sabırlıysanız ve boş vaktiniz varsa rahatlıkla rastlayabileceğiniz Kocaayak, size heyecan dolu dakikalar yaşatacak, buna emin olun.
3. Tekinsiz Yerlerde Dolaşırken Kendinize Dikkat Edin
lGKyY6Ihy5wQg
Devasa şehirde, gecenin bir vakti dolaşırken karşınıza çıkabilecek her türlü şeye karşı hazırlıklı olmanızda yarar var. Geliştiricilerin şimdiye kadar atmadıkları kadar cesur adımlar attıkları GTA V’te belki de hiç duymadığınız ve şahit olmadığınız detaylardan biri de Mount Gordon hayaleti. GTA V gibi neşeli bir oyunu anında Fatal Frame havasına büründüren hayalet, tüylerinizi ürpertecek.
4. Yeraltı Tünellerinde Kaybolmamaya Dikkat Edin
NdLDV1Rr0XEwo
Los Santos’un tamamını ezbere biliyor ve GPS’inizle dere tepe dolaşıp şehri adım adım dolaşmış da olsanız, hala ayak basmadığınız yerler olduğunu bilin. İşin ilginci, oyunu bitiren ve yüzlerce saatini GTA V ile geçiren pek çok oyuncu, yeraltı tünellerine henüz girmemiş durumda. Klostrofobiniz yoksa ve maceraperest biriyseniz, yeraltı tünellerine girme vaktiniz gelmiştir.
5. Los Santos’taki Davetsiz Misafirler
3TGZxGndOlaWQ
Yan görevlerde oyundaki karakterinizin başına garip şeyler gelmesi “Çeşitli kimyasal maddelere” bağlı olduğu için doğal karşılayabilirsiniz. Peki ya, daha oyunun başında karşılaşacağınız donmuş uzaylıyı nasıl açıklıyorsunuz? Evet, bizce de Los Santos’ta davetsiz misafirler var.
6. Yüzünü Dağlara Taşlara Kazıdım!
dtqVPXWDsestq
Şaka değil gerçek. Ülkemizde de hayli fazla izleyeni olan Breaking Bad’in en sevilen karakterlerinden Jesse Pinkman’in yüzü, Los Santos dağlarına kazınmış durumda. Görmesi biraz uğraştırsa da, inanın buna değer.
7. Gizeme Biraz Daha Yakından Bakın
oWpPQLPwKWRoc
Bir diğer popüler dizi olan Lost’tan devam edelim. Oyun esnasında kendinizi Lost’tan John Locke gibi hissetmenizi sağlayacak bir yerden bahsedelim; Lost Hatch alanından. Gizli bir mesajı da bulunduran alan, okyanusun biraz derinliklerinde olsa da tüm bu süreç, oyunun eğlencesini oldukça arttırıyor.
8. Gerçeği Kabul Et
XFiles-GTAV
UFO ile başladık, UFO ile bitirelim dedik ve son sıraya Lester’ın evinden bir görseli ekledik. The X Files dizisindeki Fox Mulder’ın ofisindeki “I Want To Believe – İnanmak İstiyorum” posterine esprili bir gönderme olan “Accept The Truth – Gerçeği Kabul Et” posteri, dizi hayranlarını sesli güldürme potansiyeline sahip.
Vaktiniz elverdiğince GTA V dünyasını araştırmaya ve karşılaşabileceğiniz ilginç detayları arkadaşlarınızla paylaşmanızı tavsiye ediyoruz. Kim bilir, belki de henüz keşfedilmemiş olan ilginç şeyleri ilk siz bulabilirsiniz.

PRO MSG




Buradaki linkten kanalıma abone olabılırsınız ➤ http://bc.vc/jugK7Sf




Kanala Abone Ol : http://bc.vc/oP7aWXw
Diğer Eğitimlerimiz : http://bc.vc/5AoJRXe
Mail : can1can4321@gmail.com

Merhabalar ben Salih , yıllardır sürmekte olan youtube serüvenimde sizlere yardımcı olmak için bu kanalı kurdum. Youtube ve Oyun  videoları paylaştığımız hem Eğitim hemde Oyun kanalı. Kanalımıza abone olarak tüm vidolarımızdan anında haberdar olabilirsin. Görüşmek Üzere.

  Daha kaliteli videolar için maddi destek vermek isterseniz reklamlara tıklayabilirsiniz. Teşekkürler.
 Diğer eğitimlerimiz için takipte kalın.

 YOUTUBE EĞİTİM SERİMİZ  ➤ http://bc.vc/jsd3wWF
İNTROLARIM  ➤ http://bc.vc/C9tTELc
BEĞENDİĞİM VİDEOLAR ➤ http://bc.vc/kupK9hi






GTA 5 BİLİNMEYEN ÖZELLİKLERİ






GTA 5 ÖZELLİKLER 

 Grand Theft Auto serisi ilk oyunundan itibaren bir kült haline geldi ve hakkında çıkan her dedikodu veya haber büyük yankı uyandırdı. Sahip olduğu inanılmaz potansiyel ile oyuncuları ilk defa özgürlük ile tanıştıran seri, çıkan her yeni üyesi ile olağanüstü satış rakamlarına ulaştı. Bizde GTA serisinin biraz perde arkasına dalarak, seri hakkında pek bilinmeyen gerçekleri topladık